ESG’nin Yeşil Tüzüğü - Firmanın Onuru ve  CEO’nun Vicdanı / Prof. Dr. Attila ACAR

ESG’nin Yeşil Tüzüğü - Firmanın Onuru ve CEO’nun Vicdanı / Prof. Dr. Attila ACAR

ESG’nin Yeşil Tüzüğü - Firmanın Onuru ve  CEO’nun Vicdanı

İşletmeler için yeni dönemin kavramları hızlı geliyor. Her konuda metrikler geliştiriliyor. Önümüzdeki süreç o kadar hızlı ki bir süreç sonlanmadan, yeni bir gelişme yaşanıyor. Maestrolar da var tabii: CEO’lar…  Sürdürülebilirlik raporları ile ESG (Environmental, Social, Governance)’nin çevre, sosyal ve yönetişim konularına yaklaşımlarını anlamaya çalışırken gündeme İklim Kanunu girdi. SKDM (Sınırda Karbon Düzenlemesi) ve ETS (Emisyon Ticaret Sistemi) aleme yeni düşen kelimeler oldu. Onun da rakamları havada uçuşuyor da yıllık 1,5 milyar dolarlık bir ETS sözkonusu…

Önce ESG ile başlayalım: ESG skoru bir işletmenin çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarındaki performansını ölçen stratejik bir göstergedir. Bu skor, yalnızca sürdürülebilirlik raporlamasında değil, aynı zamanda işletmenin uzun vadeli değer üretim kapasitesi ve paydaş güvenini geliştirmesi açısından önemlidir.

Yatırımcı güveni ve kolay finansmana erişim olarak değerlendirildiğinde, ESG skoru yüksek olan işletmeler daha şeffaf ve cazip bulunur. Sürdürülebilirliği esas alan fonlar ve yeşil tahvil gibi finansman araçlarına erişim kolaylaşır. Finansmana erişim aynı zamanda risk priminde bir düşüşü de ifade etmektedir. Bu durum sermaye maliyetinin azalması demektir. 

Bunun toplum yanı, toplumsal itibarın yükselmesine yöneliktir. Sosyal sorumluluklarını yerine getiren işletmelerin, kamuoyu nezdinde albenisi ve güvenilirliği artacaktır. Çalışanların kurumsal bağlılığında iyileşme müşteri sadakatinde gelişme olacaktır. 

Bunun anlamı marka değerinin güçlenmesi demektir. Her duruma karşı bir dayanıklılık oluşacaktır.

Konunun bir de yasal yönü var. İşletmeler dış paydaş olarak kamusal düzenlemelere uyumlu olmalıdır. Skor yüksek ise işletme bu süreçleri kolaylıkla aşabilir. Ceza riskleri azalır, denetim süreçleri daha şeffaf yürütülür.

ESG’nin en güçlü yanlarından birisi stratejik yönetim ve risk odaklı olmasıdır. Böylelikle ESG analizi, işletmenin çevresel risklerini (iklim değişikliği, kaynak kullanımı), sosyal risklerini (çalışan hakları, eşitlik) ve yönetişim risklerini önceden görmesini sağlar. Herhangi bir durum için ön alınır. 

ESG skoru; etik dönüşümün, stratejik yönetimin ve toplumsal sorumluluğun birleşim noktasıdır. Bu yüzden ESG skoru sadece bir sayı değil, bir dönüşüm manifestosudur. Bunu artık sadece bir “gönüllü raporlama” olarak görmemeli; işletmenin etik duruşunu, stratejik vizyonunu ve toplumsal sorumluluğunu yansıtan bir performans göstergesi olarak bakmak gerekir. Özellikle CILAB tarafından önerilen, vizyoner bir Yeşil Tüzük uygulaması ile kültürel değerler silsilesi ESG’yi bir metrik olmanın ötesine taşıyacaktır. Şimdi onu bir sayısal bir sonuç olarak görmeksizin, aynı zamanda firmanın bir duruşu ve vicdanı olarak yaklaşmak gerekir. 

Kurumsal sürdürülebilirlik için çevresel performans kadar, sosyal etki ve yönetişim kalitesi de öne çıkmaktadır. Bu bağlamda ESG, yatırımcı, kamuoyu ve paydaş nezdinde güvenilirliği belirleyen temel göstergelerden biri haline gelebilir. BU yüzden ESG sadece teknik iyileşmeye bağlı değil, aynı zamanda etik ve kültürel dönüşümle de gelişecektir. 

Bu dönüşümün yapı taşlarından birisi, şühesiz GRI (Global Reporting Initiative) kontrol dökümanıdır. GRI standartları bir rapor için şeffaflık, karşılaştırılabilirlik ve hesap verebilirlik sağlar. GRI checklist’in eksiksiz uygulanması, şirketin çevresel etkilerini, sosyal katkılarını ve yönetişim yapısını uluslararası düzeyde görünür kılar. Özellikle GRI içeriğinin açık biçimde sunulması, raporun metodolojik sağlamlığını ve veri güvenilirliğini artırır. Bu durum, kullanılan verilerin daha tutarlı ve denetlenebilir hale gelmesini sağlar.

Ancak teknik raporlar kadar önemli olan bir diğer husus, liderlik performansının etik boyutudur. Bu da CEO Skoru Paneli denilen, yöneticilerin ESG kriterlerine ne ölçüde bağlı kaldığını, karar alma süreçlerine etik yaklaşımını ve toplumsal faydaya ne düzeyde katkı sunduğunu ölçen yenilikçi bir araçtır. Panelin çalışma yöntemi, 360° değerlendirmedir. Böylece çalışanlar, STK’lar ve yönetim kurulu gibi farklı paydaşların görüşleri bir araya getirilir. CEO’nun çevreci yaklaşımı, bu yatırımlara öncelik vermesi, sosyal kapsayıcılığı desteklemesi ve şeffaf yönetişime olan bağlılığı, skoru doğrudan etkileyecektir. 

Böylece firmaların ESG skorunu yükseltme çalışmasının teknik bir hedef değil; kültürel bir dönüşüm süreci olduğu görülecektir. Sonuçta her şey kâr değil; vijdanlı duruş, onurlu bir işletme yönetimi geleceğin firmalarının tarzı olacaktır. GRI checklist bu sürecin metodolojik omurgasını oluşturur. CEO Skoru Paneli etik liderliğin görünür ve ölçülebilir hale gelmesini sağlar. Bu iki yapı birlikte ele alındığında, kurumsal sürdürülebilirlik sadece bir uyum değil, bir değer üretim modeli haline gelir. İşletmelerin sürdürülebilir marka imajına katkı sağlar. ESG skorlarının yükselmesinde olumlu rol oynar.

CILAB Atölye çalışmaları hakkında Bilgi Alın
CILAB Atölye çalışmaları hakkında Bilgi Alın

Cilab Atölyeleri, sekiz masada toplam seksen kişilik bir workshop çalışmasıdır. İlgili firmadan yirmi, Tedarikçileri ve Müşterilerinden ise atmış kişinin katılmasıyla oluşur. Günün sonunda her masadan toplanan inovatif fikirler arasında parlak ve ticarileşme şansı olan fikirlere mentörlük yapıyoruz. 

TALEP FORMU
DİĞER İÇERİKLER
CSO Summit Sponsoru olmak istiyorum